Gençleşmenin Çaresi Kendi Yağlarınızda !
Yaşla birlikte yüzümüz , zamanla o eski canlılığını ve diriliğini kaybediyor. Sebebi ise yüz cildimizin genç, canlı, diri gözükmesini sağlayan kolajen ve elastin liflerin yaşla birlikte azalması ve işlevini yitirmesi. Cildimizde kolajen ve elastin adı verilen maddelerin azalması, cildin elastikiyetinin kaybolması ile yüzümüzde kırışıklıklar, çizgiler, sarkmalar, yaşlı bir görünüm oluyor.
Kök Hücre Tedavisi ise günümüz estetik tıbbının en gözde konularından biri. Kök hücreler ile yüz ve cilt gençleştirme, tazelenme, yaşlanma etkilerini giderme sağlanabiliyor. Kök Hücre SVF Tedavisi ile yüz ve cilt gençleştirme konusunda Dr. Yüksel Büküşoğlu önemli bilgiler verdi.
KÖK HÜCRE SVF TEDAVİSİ İLE YÜZ GENÇLEŞTİRME NASIL YAPILIYOR?
Dr. Yüksel Büküşoğlu, ”Vücudumuzda kök hücre bakımından en zengin kaynak aslında göbek çevremizdeki cilt altı yağ dokusu. Göbek çevresi cilt altı yağ dokusundan özel bir işlemle kolaylıkla alınan yağların laboratuvar şartlarında özel tıbbi işlemlerle ayrıştırılması yoluyla elde edilen kök hücrelerin hiç bekletilmeden, saklanmadan, tekrar üretilmeden, aktive edilerek, canlı canlı hemen aynı kişiye enjeksiyon yöntemi ile verilmesiyle uygulanan yönteme Kök Hücre SVF Tedavisi deniyor. Cilt altındaki yağ dokusundan çok az miktarda, yaklaşık bir su bardağı kadar alıp, yalnızca bir kaç saat içerisinde milyonlarca canlı kök hücre elde edilebilmek mümkün. Kendi göbek çevresi yağ dokumuzdan elde edilen kök hücrelerin yüz cildine enjekte edilmesi ile yüz cildinde yenileşme, gençleşme ve yaşlanma etkilerinin giderilmesi sağlanıyor.” dedi.
Dr. Yüksel Büküşoğlu, “Göbek çevremizdeki yağ dokusundan kök hücreleri istediğimiz zaman elde edebildiğimiz gibi, işlemi uygun aralıklarla istediğimiz kadar tekrarlayabilmemiz mümkün. Bu açıdan, göbek çevremizdeki yağ dokusunu istediğimiz zaman kök hücreleri elde edebileceğimiz, vücudumuzun gençleşmesini, tazelenmesini sağlayan bir gençlik pınarı olarak görülebileceğini iddia eden yayınlar mevcut. Kök hücre ile yüze ve cilt gençleştirme günümüz estetik tıp uygulamalarının en gözde konularından biri” diye ekledi.
KILÇIĞI, KIKIRDAĞI, DERİSİ İLE PİŞİRİLEN BALIK ÇORBASI KOLAJEN DEPOSU !
Dr. Yüksel Büküşoğlu, yüzümüzdeki erken cilt yaşlanmasının % 90 oranındaki nedeninin direkt güneş ışınlarına bol maruz kalma ve sigara içmek olduğunu belirterek, güneş ışınlarına direkt olarak maruz kalmaktan kaçınılması gerektiğini söyledi. Ayrıca, yüzümüzün genç görünmesi, canlılık ve elastikiyetinin kaybolmaması için vücutta kolajen üretimini destekleyen gıdaların bol alınmasının da faydalı olacağını söyledi. Bu amaçla paça çorbası, yumurta beyazı, kılçığı, kıkırdağı, derisi ile pişirilen balık çorbası gibi gıdaları bol tüketmenin yanı sıra, kollajen peptid, C vitamini, ALA(alfa lipoik acid), elajik acid içeren gıdaları tüketmenin ya da gıda takviyeleri almanın da faydalı olabileceğini ekledi.
Dr.Yüksel Büküşoğlu son olarak kolajen deposu olan balık çorbası için şu önerilerde bulundu;
Kılçığı olan ve tüketilmesinde mani olmayan her balığın , kılçığını , kafasını , kuyruğunu ve derisini kesinlikle atmayın.Bunların hepsini zerdeçal ve balık yağı ile birlikte bir tencerede kaynatın ve çorba niyetine tüketin.İçeriğinde inanılmaz bir kolajen deposu bulunmaktadır.
Bu sekilde pahalı kolajen takviyelerine gerek kalmadan da kendi kolajen takviyenizi kendi imkânlarınızla elde edebilirsiniz. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)