MEVSIM GEÇIŞLERINDE UYKU SORUN OLMASIN!

Manşet Reklam

Mevsim geçişlerinde birçok kişi özellikle de alerjik rinit gibi problemleri olan bireyler, sıklıkla uyku sorunları yaşayabiliyor. Yataş Uyku Kurulu Üyesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı, Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Sezim Şafak, bu dönemde ortaya çıkan uyku sorunlarının çözümüne dair önemli önerilerde bulunuyor.

Reklam Resmi

Reklam

 

Mevsim değişikliklerinde sıcaklık düşüyor, güneşin etkisi azalıyor, geceler uzayıp gündüzler kısalıyor. Bu değişim süreci uykumuzu da doğrudan etkiliyor. Mevsim değişikliklerinin vücudun biyolojik saatini koruyup ritmini ayarlayan melatonin hormonunun üretimindeki döngüyü etkilediğinin altını çizen Yataş Uyku Kurulu Üyesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı, Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Sezim Şafak, “Işık uyaranı melatonin hormununun salgılanmasını engeller, karanlık ise artırır. Uykuya dalma hızı melatonin hormonuyla doğru orantılıdır. Melatonin düzeyi ne kadar yüksekse uykuya geçiş o kadar çabuk olur. Günlerin kısalması ile cilde renk veren melonosit hücreleri de az uyarılır ve vücuda mutluluk, canlılık ve zindelik veren serotonin salgısı azalır. Bireylerde çabuk yorulma, uykusuzluk ve mutsuzluk gibi sorunlar görülmeye başlar. Melatonin hormonunun azalmasına bağlı uykusuzluk, serotonin azlığıyla da birleşince sonbaharda vücudun bağışıklık sistemi zayıflar, kolaylıkla grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi rahatsızlıklar ortaya çıkar. Aynı nedenle var olan hastalıkların da seyri ağırlaşır” diyor.

 

Erişkinler günde 6 saatten az, 10 saatten fazla uyumamalı

Dr. Öğr. Üyesi Şafak, hormonal yapıda meydana gelen tüm bu değişiklikler nedeniyle mevsimsel geçişlerde gece saatlerinde uyumak, gündüz saatlerinde ise uyanık kalmaya dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. “Erişkinler günde 6 saatten az, 10 saatten fazla uyumamalı” diyen Şafak, bu sürelere uyulmadığı takdirde bellek, bağışıklık sistemi ya da bilginin işlenmesi sürecinin olumsuz etkileneceğine dikkat çekiyor. Şafak, çocuklarda ise uyku süresinin okul öncesinde ortalama 12-13 saat, ilkokul çağında ise 8-10 saat olması gerektiğini de hatırlatıyor. Bu dönemde uyku sorunu yaşayan, özellikle alerjik rinitli bireylerin ayrıntılı bir kulak burun boğaz muayenesi ve alerjik bulguların tanısı için prick testinin yanı sıra her türlü uyku bozukluğunun teşhis ve tanısı için polisomnografi olarak adlandırılan ve uyku laboratuvarlarında uygulanan uyku testi yaptırmasını öneriyor. Şafak, “Bu inceleme yöntemi sayesinde tanı koyarak, uygun tedaviyi planlamak mümkündür” diyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Şu an bu sayfayı inceleyenler sayısı: 1 kişi.

Bu Yazıyı Paylaş:


Bize Destek Olun: USDT ERC20

0x6d06b451fdc6e83f87950e4043072e2abb42a9fb

Uyarı: Haber bültenleri, haber ihbar mailimize düşen içerikler ile kamu kurum, belediye, sosyal medya bültenleri, siyasi kimlikler ve partiler ile ilgili bültenler sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan yayınlanır. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar, haberi geçen kurumlar, haberi geçen sorumlular olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...

Yorumlar (0)

Henüz yorum yok. İlk yorumu siz yapın!

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir