Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Ali Özön, Covid-19 virüsünün akciğerlerin yanı sıra kalp ve beyin gibi diğer birçok organa da zarar verdiğine dikkat çekti. Hasarın uzun vadeli sağlık sorunları riskini artırdığına ve hastalarda çeşitli semptomların görüldüğüne vurgu yapan Özön, Covid-19 sonrası komplikasyonlara karşı uyarılarda bulundu.
COVID-19 geçiren hastaların önemli bir bölümünün hastalığın erken ve geç dönem etkileri kapsamında çeşitli semptomlarla ve komplikasyonlarla karşı karşıya kaldığı belirtiliyor.
“Hafif geçirenlerde de semptomlar görülüyor”
Hastaların COVID-19’u hafif geçirseler bile ilk iyileşmelerinden sonra uzun süren semptomlar yaşanabildiğine vurgu yapan Koru Hastanesi Genel Müdürü Özön, “Uzun vadeli dönemde değişik sağlık sorunlarını da beraberinde geliyor. Oluşan bu duruma COVID-19 sonrası sendromu” veya “Uzamış COVID-19” olarak adlandırılmaktadır.” diye konuştu.
“Gençlerde de rahatsızlık görülebiliyor”
Uzm. Dr. Ali Özön, COVID-19 semptomlarını yaşayanların en fazla yaşlı insanlar ve kronik rahatsızlığı bulunanlar olduğunu ifade ederek, “Ancak genç ve sağlıklı insanlarda bile enfeksiyon geçirdikten sonra haftalar veya aylar sonra değişik rahatsızlıklar görülebilir. Öksürük, yorgunluk, nefes darlığı, eklem ağrısı, göğüs ağrısı zamanla ortaya çıkan en yaygın belirti ve semptomlardır. Uzun vadeli belirti ve semptomlar arasında kas ağrısı veya baş ağrısı, hızlı veya şiddetli kalp atışı, koku veya tat kaybı, hafıza, konsantrasyon veya uyku sorunları, döküntü veya saç dökülmesi sıralanabilir” dedi.
Özön, COVID-19’dan etkilenebilecek organları şöyle sıraladı:
Kalp: COVID-19’un iyileşmesinden aylar sonra yapılan görüntüleme testleri, yalnızca hafif COVID-19 semptomları yaşayan kişilerde bile kalp kasında kalıcı hasar olabileceğini göstermiştir. Bu, gelecekte kalp yetmezliği veya diğer kalp komplikasyonları riskini artırabilir.
Akciğerler: Genellikle COVID-19 ile ilişkilendirilen pnömonitürü, akciğerlerdeki küçük hava keselerinde (alveoller) uzun süreli hasara neden olabilir. Meydana gelen yara dokusu, uzun zamanda solunum problemlerine neden olabilir.
Beyin: Gençlerde dahi, COVID-19 felç gibi hastalıklar, nöbetlere ve geçici felce sebep olan bir durum olan Guillain-Barresendromuna neden olabilir. COVID-19, Parkinson hastalığı ve Alzheimer hastalığı geliştirme riskini de artırabilir.
“Depresyon ve anksiyete riski”
COVID-19’un şiddetli semptomları olan kişilerin genellikle yoğun bakım ünitelerinde, nefes almak için ventilatör gibi mekanik yardımla tedavi edilmek zorunda kaldığını belirten Özön sözlerini şöyle sürdürdü “Bu deneyimden kurtulmak, kişinin daha sonra travma sonrası stres sendromu, depresyon ve anksiyete geliştirmesini daha olası hale getirebilir.”
“Kanda hücrelerinde kümelenme ve pıhtılaşma olasılığını artırır”
COVID-19 hastalığı kan hücrelerinin kümelenme ve pıhtılaşma olasılığını artırmaktadır. Büyük pıhtılar kalp krizi ve felçlere yol açabilirken, COVID-19’un sebep olduğu kalp hasarının büyük bölümünün kalp kasındaki küçük kan damarlarını (kılcal damarlar) tıkayan çok küçük pıhtılardan kaynaklandığı belirtilmektedir.
Kan pıhtılarından etkilenen vücudun diğer bölümleri içinde akciğerler, bacaklar, karaciğer ve böbrekler de yar alır. Öte yandan COVID-19 kan damarlarını zayıflatabilir ve sızmalarına yol açabilir. Bu da karaciğer ve böbreklerde potansiyel olarak uzun dönemde problemlere neden olur.
Covid 19 Takip Programı Oluşturuldu
Covid-19 hastalığını geçirenlerde sonradan oluşabilecek komplikasyonların önlenmesi amacıyla Koru Hastanesi bünyesinde, “Dahiliye, kardiyoloji, göğüs hastalıkları, enfeksiyon hastalıkları, nefroloji, nöro-psikiyatri, fizik tedavi” bölümlerinden oluşan multidisipliner takip programı oluşturuldu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
Etiketler: Dr. Ali Özön Güncel İstanbul Koru Hastanesi Sağlık